Dersimliler 'ikili provokasyonu' bozdu

Başbakan Davutoğlu’nun MHP Genel Başkanı Bahçeli ile Erdoğanvari bir tarzla sürdürdüğü “Dersim’e gidemezsin, giderim” provokasyonunu Dersim halkı, kendine has üslubu ve bilinciyle boşa çıkardı!
Başbakan Davutoğlu’nun Dersim’de “Alevi açılımı” çerçevesindeki konuşmasını eleştiren Bahçeli’ye, “Sayın Bahçeli’ye hodri meydan diyorum. Ankara’da konuşmak kolay, yiğitseniz buyurun gidin bu söylediklerinizi Dersim’de söyleyin” diyerek meydan okumasına Bahçeli de “Gidip aynı şeyleri orada da söylerim!” diyerek yanıt vermiş; böylece Davutoğlu’nun provokatif girişimini Bahçeli de ona “çanak tutarak” gerçekleştirmek üzere harekete geçmişti.
Dersimliler bu tartışmaya, iki sermeye partisinden birisinden yana tavır alarak değil, tersine bu provokasyonun Dersimlilere bir tuzak olduğunu fark ederek, onların Dersim üstünden rant sağlama girişimine tepki gösterirken, Dersim’deki çeşitli siyasi partiler, sendikalar ve cemevi yetkilileri, esnaf temsilcileri, Davutoğlu ve Bahçeli’nin niyetlerini eleştiren açıklamalar yapmış, çeşitli eylemlerle Bahçeli’ye; “Dersim’e gelme; çünkü bu bir provokasyon!” demişlerdi.
Nihayet MHP Genel Başkanı Bahçeli, dün Dersim’e gitti; Valiliği ziyaret etti. Valilik bahçesinde de binlerce polisin koruması altında (3 bin 500 dolayında çevik kuvvet ve sayısı belirsiz sivil polis) bir kısım Valilik personeli ve civardan Bahçeli’nin konvoyuyla Dersim’e gelmiş bir grup MHP’liye hitap etti. Milliyetçilik üstüne “bildiklerini” ve Kürtlerin kendi kaderlerini tayin hakkına ilişkin mücadeleleri ile ilgili, “teröristler”, “bölücüler”, “hainler”… söylemi etrafında oluşturulan edebiyata yaslanan Bahçeli, bugüne kadar söyleyegeldiği sövgüleri yineledi.
Alevileri de Pir Sultan ve Hacıbektaş üstünden “kucaklayıp” kandırmak için Bahçeli, özünden koparılmış Pir Sultan şiirleriyle, tıpkı Davutoğlu gibi, “ıslah edilmiş” bir Alevilik tarifi yaparak günü kurtarmaya çalıştı.
Kısacası Bahçeli; “Kürtler bölücü, terörist, Zazalar isyancı, düşman ama Aleviler canımız ciğerimiz” içeriğinde bir konuşmayla, sanki Dersim’de Kürtlerden, Zazalardan, milliyetlerden bağımsız, soyut, havada uçuşan bir Alevilik varmış gibi bir söylem tutturdu.
Bu yazı yazıldığında Bahçeli, henüz Dersim’den ayrılmamıştı ama Dersim’de yapacağı iddia edilen “esnaf ve cemevi ziyaretini” yapamadı.
Esnaf “kepek kapatarak”, Bahçeli’nin ziyaretini eylemli bir biçimde, tepkisini de toplu olarak ortaya koyarak reddetti. Dersim Cemevi’nin Bahçeli’nin ziyaretini kabul etme şartı ise, onun “38-39 Dersim Katliamı”yla ilgili “özür dilemesi”ydi. Ne var ki, Bahçeli bırakalım özür dilemeyi, 38-39 isyancıları için “Bugünün teröristleri!” diyerek, cemevi hatırına görüşlerini değiştirmeyeceğine sanki özellikle vurgu yaptı. Bu yüzden de Bahçeli’nin Dersim Cemevi ziyareti de cemevi yönetimi tarafından reddedildi!
Hele de esnafın kepenk kapatarak tutum almasından sonra cemevinin Bahçeli’nin ziyaretini kabul etmesi zaten beklenmiyordu.
Evet MHP Genel Başkanı Dersim’i “teknik olarak” ziyaret etti. Valiliğe gitti; Valilik bahçesinde bir konuşma yaptı. Sonra camide cuma namazı kıldı; sonra da dönüp gitti!
Böylece provokasyonun, Dersimlilere tuzağın, iki ucunda yer alan Davutoğlu da Bahçeli de amacına varamadı. Dersimliler bu ikili provokasyonu bozdu!
Kürt’üyle Zaza’sıyla, Ermeni’siyle, Türk’üyle, Alevi’siyle, Sünni’siyle, Hıristiyanı’yla,… Dersimliler; iki partiye de prim vermeyeceklerini, üstlerinden birbiriyle hesaplaşmaya kalkan sermaye partilerinin iki tarafının birden yenileceğini gösterdiler.